- terekküb
- (A.)[ ﺐﮐﺮﺕ ]1. oluşum.2. bileşim.♦ terekküb etmek oluşmak.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
TEREKKÜB — Birleşmek. Karışmak. İmtizac etmek. * Bir şeyin birkaç parçadan meydana gelmesi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
terekküp — is., bü, esk., Ar. terekkub Birkaç şeyin bileşmesinden oluşma, bileşme Birleşik Sözler terekküp tarzı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller terekküp etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
CEDEL — Konuşmada kavga etme. Niza. Hakkı bulmak için olmayıp, galib görünmek için çekişme. (Diyalektik) * Man: Meşhur veya müsellem mukaddemelerden terekküb eden kıyastır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
FER' — Şube, kol. İkinci derecede olan. Dal budak. * Bir aslın neticesi. * Bir cemaatın şerefli ve daha meşhuru. * Kazancı olan mukayyed mal. Hâzır ve muhâfaza altında olan. * Yükseğe çıkmak ve iki nizalı olanın arasına girip ıslah etmek. * Asıl mes… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HİTABE(T) — Cemaate, topluluğa veya birisine karşı söz söylemek. Güzel ve faideli söz konuşmakla halka dinletmek. Güzel söz söyleme san atı. Hutbe okuma. Nutuk irâdetmek. * Man: Makbul ve zannî mukaddemelerden terekküb eden kıyas … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUGALATA — (Galat. dan) Karşısındakini yanıltmak için söz söylemek. Doğruya benzer yanlış sözler. Safsata. Hatalı ve yanlış söz. Demagoji. * Man: Vehimlerden terekküb eden kıyastır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEREKKİB — (Rükub. dan) Birleşmiş, terekküb etmi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SİCCİL — Kumlu çamurun taşlaşmış hâli. Kumlu çamurdan terekküb ve tahaccür etmiş taş. * Ateşte pişerek taş gibi olmuş tuğla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞİİR — Güzel tertibli manzume. Tahayyül ve tasavvurları ve bâzı hakikatları hoşa gidecek şekilde ifâde eden ölçülü söz. * Man: Muhayyelâttan terekküb eden kıyas … Yeni Lügat Türkçe Sözlük